Analiz: CSKA Moskova Niye Final Four Maçlarını İyi Oynayamıyor?
Avrupa'nın en büyük bütçeli takımısınız ve her sene Euroleague Final Four'a çıkmanız garanti. Ama son 6 senedir sadece bir şampiyonluğunuz var, onun dışında bir kere finalist olmuşsunuz ve kalan 4 sezonda da yarı finalde elenmişsiniz. Başarı mıdır? Elbette değildir.
Spor başarı ve başarısızlık ayrımını genel olarak çok keskin çizgilerle yapar. Şampiyon olursanız başarılısınız ve olamazsanız değilsiniz. İşte bu kadar. Her sene Final Four yapan CSKA, iki maç üst üste kazanmakta bu kadar zorlandığı için başarılı olamıyor, bütçesinin hakkını veremiyor. Bu yüzden Rusya liginde Khimki ve Kazan'ı her sene çok rahat bir şekilde yenerek lig kupasını müzesine götürmesinin de bir anlamı kalmıyor.
Genele bakınca, Euroleague'in en az hata yapan takımı son 10 senede herhalde CSKA'dır. Takım şu an kadro kalitesi olarak Avrupa'nın en iyisi. Teodosic, De Colo, Hines, Higgins, Jackson, Khyrapa ve Voronsevich Avrupa'da mevkilerinin en iyi oyuncuları arasında, bunlardan Teodosic, De Colo ve Hines ise mevkilerinin muhtemelen en iyileri.
Bir Final Four sistemi yerine NBA'deki playoff serileri sistemi olsaydı Avrupa'da, muhtemelen CSKA Moskova son 6 yılda bir değil en az 3-4 şampiyonluk kazanmıştı. Ama böyle bir sistem yok. 4 takım ikişer maç oynuyor, ikisini de kazanan tek takım kupayı alıyor. CSKA ise bu maçları kazanacak mental olgunluğa erişmiş değil. Bunca sene buraları oynayınca, insanlar haklı olarak tecrübe kazandıklarını, eski hatalarını tekrarlamayacaklarını ve bu maçları artık kadro kalitesinin de yardımıyla kazanacaklarını düşünüyor. Ama CSKA inat ve ısrarla kendi kalitesinin altındaki Olympiakos veya Maccabi gibi takımlara yenilmeye devam ediyor. Ve bu durum artık şanssızlık ile açıklanabilir seviyeyi geçti.
Bu seneki Final Four yarı finalinde oynadıkları Olympiakos maçında, herkes Teodosic'in son attığı erken üçlüğe bağladı maçı kaybetmelerini. Halbuki, CSKA'nın, o kadro kalitesi ile maçta çoktan 20 sayı farka ulaşamadıklarını kimse sorgulamadı. Spanoulis ilk üç çeyrek sadece 4 sayıda kalmıştı. Ritmini bulamamıştı. CSKA Spanoulis bu denli kötü oynarken son çeyreğe sadece 4 sayı farkla önde girebildi. Maçın ikinci yarısında tam 49 sayı yediler. Elbette kaybedersin. Kazanman mümkün mü? Bu savunma iyi mi şimdi? CSKA şansına mı 49 sayı yedi?
Bence CSKA'nın üç adet yapması gereken şey var.
1. Çok iyi bir koça sahip olmak. Itoudis bana kalırsa iyi bir koç değil. Sürekli hakemlerle boş yere anlamsız pozisyonlar üzerinden tartışan, kriz zamanlarında takıma çözüm üretemeyen ve takımını iyi motive edemeyen bir koç. Olympiakos'ten ikinci devrede 49 sayı yiyen bir koç savunma açısından iyi olamaz. Hücum anlamında zaten Avrupa'nın en iyi iki hücumcusu (Teodosic ve De Colo) ile birlikte çalışıyor. Bu adamların zaten nasıl sayı üreteceklerine dair bir plana ihtiyaçları yok. Setin sonunu Teodosic pick and roll'üne bağladığınız zaman ona bunu nasıl yapacağınızı öğretemezsiniz çünkü o size öğretir. Ama takımda Aaron Jackson ve Kyle Hines gibi iki uzman savunmacı ve Khyrapa gibi bir adam varken savunmada başarısız olursanız Obradovic'ten hatta Sfirapoulos'un savunma üzerine olan koç kliniğine gitmeniz gerekir. Belli ki Obradovic'le geçen on senesinde pek bir şey öğrenememiş bu konuda.
2. Oyuncu motivasyonuna daha çok önem vermek. CSKA Moskova bana süper ultra zengin adamların fantazi takımıymış gibi geliyor. Her sene Final Four'un saha içi koltukları CSKA formalı adam ve kadınlarla doluyor. Takımın bütçesi 42 milyon euro. Ama takımda Fener veya Olympiakos'taki mücadelenin, her olumlu işte ayağa kalkması gereken bench'in ve maçı çok istediklerini gösteren hareketlerin emaresi yok. Burası NBA değil. Burada bireysel yetenekler istikrarlı olarak size maçı kazandıramaz. Yani Golden State Warriors değil hiçbir takım. Kevin Durant gibi bir adam yok CSKA'da. O yüzden her topa saldırmanız gerek. Her ribaundu maçın en önemli topu gibi çekmeniz gerekir. Khem Birch Kyle Hines'ı, Eric Green de Aaron Jackson'u yenebiliyor çünkü. Ondan daha iyi oynayabiliyor. Çünkü herkesi yenerseniz zaten NBA'e gidiyorsunuz, CSKA'da oynamak yerine.
3. Kendilerini zorlamak zorundalar. CSKA'nın bence Final Four maçlarında başarısız olmasının en önemli sebebi, normal sezonda kesinlikle kazanmak zorunda oldukları, kendi enerjilerinin ve kapasitelerinin %100'ünü vermeleri gereken, maçları oynamadıkları için; böyle bir maç gelince maksimum kapasitelerini sergileyememeleri. CSKA normal sezonu ikinci sırada bitirdi, çok rahat bir şekilde. Hiçbir maçı "bu maçı mutlaka kazanmalıyız, aksi takdirde işler kötüye gidecek mentalitesiyle oynamadı. Çünkü normal sezonda zaten takımların çoğu yoğun takvimlerde kapasitelerinin altında oynuyor (örnek: Galatasaray'ın Olympiakos'u deplasmanda ve Real Madrid'i içeride yenmesi). Hal böyle olunca da, zaten çok iyi oyuncularla kurulmuş CSKA bu takımları rahatça yenmeyi başarıyor. E zaten siz ligde iyi bir pozisyona gelmeyi erkenden garantiler, saha avantajını elinize almayı sezon daha oynanırken başaracağınızı anlarsanız, işi rölantiye alırsınız (aslında burada GSW **73-9** gibi olmak gerek, ama bu profesyonelliği göstermek inanılmaz zor). Kritik maç oynamak da geliştirilebilecek bir meziyettir. Çünkü dediğim gibi, her maçı size kazandıracak biri yok Euroleague'de. Teodosic Olympiakos maçını süper oynadı. Ama De Colo kötüydü. Jackson hariç diğerleri pek iyi değildi. Olympiakos, düşük bir bütçeyle oynadığı için sürekli kapasitesinin %100'ünü kullanmak zorunda. Olympiakos'un azıcık gevşeme şansı yok. Dimitros Agravanis mi gevşeyecek? Ioannis Papapetrou mu? Yoksa Mantzaris bazı maçları sallamama lüksüne mi sahip - HAYIR. Hepsi takım olarak bütünleşen iyi basketbol oynamak zorundalar, yoksa Laboral 30 bile atabilir onlara. 3 sene önce filan, Oktay Mahmuti Efes'in başında iken, Bartzokas Olympiakos'un başında daha yeni gelmişken, sene başında Efes'ten 35 sayı filan fark yediler. Çünkü kadro kaliteleri kağıt üstünde 35 fark ederdi. Jordan Farmar, Sasha Vujacic, Kerem Tunçeri, Jamon Gordon gibi adamlar yok Olympiakos'ta. Ama daha mütevazi oyunculara sahip oldukları için sistemlerini, ve dolayısıyla kapasitelerini hem de hiçbir ücret ödemeden maksimuma çıkardılar. Sonra Efes'i Top 8'de (yıllardır kendime gelemedim) 3-2 yenip, Final Four'a çıktılar ve kupayı da aldılar.
Özet olarak, CSKA Moskova'nın Kazlauskas, David Blatt veya Ivkovic ayarında bir koçla çalışması gerek. Bu koçlar size gereken profesyonelliği verebilir ve CSKA'yı sınırlarına kadar zorlayıp elindekinin en iyisini kullanmayı başarabilir. Ayrıca artık her maça aynı ciddiyet ile yaklaşıp bir makine düzeninde oynamayı öğrenmek zorundalar. Yoksa Olympiakos'un yanında kritik anlarda bir altyapı takımı gibi kalmaya devam edecekler.
Spor başarı ve başarısızlık ayrımını genel olarak çok keskin çizgilerle yapar. Şampiyon olursanız başarılısınız ve olamazsanız değilsiniz. İşte bu kadar. Her sene Final Four yapan CSKA, iki maç üst üste kazanmakta bu kadar zorlandığı için başarılı olamıyor, bütçesinin hakkını veremiyor. Bu yüzden Rusya liginde Khimki ve Kazan'ı her sene çok rahat bir şekilde yenerek lig kupasını müzesine götürmesinin de bir anlamı kalmıyor.
Genele bakınca, Euroleague'in en az hata yapan takımı son 10 senede herhalde CSKA'dır. Takım şu an kadro kalitesi olarak Avrupa'nın en iyisi. Teodosic, De Colo, Hines, Higgins, Jackson, Khyrapa ve Voronsevich Avrupa'da mevkilerinin en iyi oyuncuları arasında, bunlardan Teodosic, De Colo ve Hines ise mevkilerinin muhtemelen en iyileri.
Bir Final Four sistemi yerine NBA'deki playoff serileri sistemi olsaydı Avrupa'da, muhtemelen CSKA Moskova son 6 yılda bir değil en az 3-4 şampiyonluk kazanmıştı. Ama böyle bir sistem yok. 4 takım ikişer maç oynuyor, ikisini de kazanan tek takım kupayı alıyor. CSKA ise bu maçları kazanacak mental olgunluğa erişmiş değil. Bunca sene buraları oynayınca, insanlar haklı olarak tecrübe kazandıklarını, eski hatalarını tekrarlamayacaklarını ve bu maçları artık kadro kalitesinin de yardımıyla kazanacaklarını düşünüyor. Ama CSKA inat ve ısrarla kendi kalitesinin altındaki Olympiakos veya Maccabi gibi takımlara yenilmeye devam ediyor. Ve bu durum artık şanssızlık ile açıklanabilir seviyeyi geçti.
Bu seneki Final Four yarı finalinde oynadıkları Olympiakos maçında, herkes Teodosic'in son attığı erken üçlüğe bağladı maçı kaybetmelerini. Halbuki, CSKA'nın, o kadro kalitesi ile maçta çoktan 20 sayı farka ulaşamadıklarını kimse sorgulamadı. Spanoulis ilk üç çeyrek sadece 4 sayıda kalmıştı. Ritmini bulamamıştı. CSKA Spanoulis bu denli kötü oynarken son çeyreğe sadece 4 sayı farkla önde girebildi. Maçın ikinci yarısında tam 49 sayı yediler. Elbette kaybedersin. Kazanman mümkün mü? Bu savunma iyi mi şimdi? CSKA şansına mı 49 sayı yedi?
Bence CSKA'nın üç adet yapması gereken şey var.
1. Çok iyi bir koça sahip olmak. Itoudis bana kalırsa iyi bir koç değil. Sürekli hakemlerle boş yere anlamsız pozisyonlar üzerinden tartışan, kriz zamanlarında takıma çözüm üretemeyen ve takımını iyi motive edemeyen bir koç. Olympiakos'ten ikinci devrede 49 sayı yiyen bir koç savunma açısından iyi olamaz. Hücum anlamında zaten Avrupa'nın en iyi iki hücumcusu (Teodosic ve De Colo) ile birlikte çalışıyor. Bu adamların zaten nasıl sayı üreteceklerine dair bir plana ihtiyaçları yok. Setin sonunu Teodosic pick and roll'üne bağladığınız zaman ona bunu nasıl yapacağınızı öğretemezsiniz çünkü o size öğretir. Ama takımda Aaron Jackson ve Kyle Hines gibi iki uzman savunmacı ve Khyrapa gibi bir adam varken savunmada başarısız olursanız Obradovic'ten hatta Sfirapoulos'un savunma üzerine olan koç kliniğine gitmeniz gerekir. Belli ki Obradovic'le geçen on senesinde pek bir şey öğrenememiş bu konuda.
2. Oyuncu motivasyonuna daha çok önem vermek. CSKA Moskova bana süper ultra zengin adamların fantazi takımıymış gibi geliyor. Her sene Final Four'un saha içi koltukları CSKA formalı adam ve kadınlarla doluyor. Takımın bütçesi 42 milyon euro. Ama takımda Fener veya Olympiakos'taki mücadelenin, her olumlu işte ayağa kalkması gereken bench'in ve maçı çok istediklerini gösteren hareketlerin emaresi yok. Burası NBA değil. Burada bireysel yetenekler istikrarlı olarak size maçı kazandıramaz. Yani Golden State Warriors değil hiçbir takım. Kevin Durant gibi bir adam yok CSKA'da. O yüzden her topa saldırmanız gerek. Her ribaundu maçın en önemli topu gibi çekmeniz gerekir. Khem Birch Kyle Hines'ı, Eric Green de Aaron Jackson'u yenebiliyor çünkü. Ondan daha iyi oynayabiliyor. Çünkü herkesi yenerseniz zaten NBA'e gidiyorsunuz, CSKA'da oynamak yerine.
3. Kendilerini zorlamak zorundalar. CSKA'nın bence Final Four maçlarında başarısız olmasının en önemli sebebi, normal sezonda kesinlikle kazanmak zorunda oldukları, kendi enerjilerinin ve kapasitelerinin %100'ünü vermeleri gereken, maçları oynamadıkları için; böyle bir maç gelince maksimum kapasitelerini sergileyememeleri. CSKA normal sezonu ikinci sırada bitirdi, çok rahat bir şekilde. Hiçbir maçı "bu maçı mutlaka kazanmalıyız, aksi takdirde işler kötüye gidecek mentalitesiyle oynamadı. Çünkü normal sezonda zaten takımların çoğu yoğun takvimlerde kapasitelerinin altında oynuyor (örnek: Galatasaray'ın Olympiakos'u deplasmanda ve Real Madrid'i içeride yenmesi). Hal böyle olunca da, zaten çok iyi oyuncularla kurulmuş CSKA bu takımları rahatça yenmeyi başarıyor. E zaten siz ligde iyi bir pozisyona gelmeyi erkenden garantiler, saha avantajını elinize almayı sezon daha oynanırken başaracağınızı anlarsanız, işi rölantiye alırsınız (aslında burada GSW **73-9** gibi olmak gerek, ama bu profesyonelliği göstermek inanılmaz zor). Kritik maç oynamak da geliştirilebilecek bir meziyettir. Çünkü dediğim gibi, her maçı size kazandıracak biri yok Euroleague'de. Teodosic Olympiakos maçını süper oynadı. Ama De Colo kötüydü. Jackson hariç diğerleri pek iyi değildi. Olympiakos, düşük bir bütçeyle oynadığı için sürekli kapasitesinin %100'ünü kullanmak zorunda. Olympiakos'un azıcık gevşeme şansı yok. Dimitros Agravanis mi gevşeyecek? Ioannis Papapetrou mu? Yoksa Mantzaris bazı maçları sallamama lüksüne mi sahip - HAYIR. Hepsi takım olarak bütünleşen iyi basketbol oynamak zorundalar, yoksa Laboral 30 bile atabilir onlara. 3 sene önce filan, Oktay Mahmuti Efes'in başında iken, Bartzokas Olympiakos'un başında daha yeni gelmişken, sene başında Efes'ten 35 sayı filan fark yediler. Çünkü kadro kaliteleri kağıt üstünde 35 fark ederdi. Jordan Farmar, Sasha Vujacic, Kerem Tunçeri, Jamon Gordon gibi adamlar yok Olympiakos'ta. Ama daha mütevazi oyunculara sahip oldukları için sistemlerini, ve dolayısıyla kapasitelerini hem de hiçbir ücret ödemeden maksimuma çıkardılar. Sonra Efes'i Top 8'de (yıllardır kendime gelemedim) 3-2 yenip, Final Four'a çıktılar ve kupayı da aldılar.
Özet olarak, CSKA Moskova'nın Kazlauskas, David Blatt veya Ivkovic ayarında bir koçla çalışması gerek. Bu koçlar size gereken profesyonelliği verebilir ve CSKA'yı sınırlarına kadar zorlayıp elindekinin en iyisini kullanmayı başarabilir. Ayrıca artık her maça aynı ciddiyet ile yaklaşıp bir makine düzeninde oynamayı öğrenmek zorundalar. Yoksa Olympiakos'un yanında kritik anlarda bir altyapı takımı gibi kalmaya devam edecekler.
Yorumlar
Yorum Gönder