Anadolu Efes ve transfer politikası - Ivkovic'in eski ve yeni askerleri
Bu sene, Anadolu Efes guard rotasyonunu Doğuş-Heurtel-Granger ile oynayacak. Jayson Granger hem penetre edebilen, hem de şutu olan bir guard. Draper'in yerine geldi ve ben onun Draper'dan daha fazla katkı verebileceğini düşünüyorum. Ne var ki Efes asla geçen senenin başındaki hani o takımları 60 sayıda tutan halinde olamayacak. Takımın en iyi ve Avrupa'nın en iyi 5-6 savunmacısından olan Draper ve Lasme takımdan ayrıldı. Yerlerine evet belki Dunston geldi, son iki senenin DPOY oyuncusu, ama yine de Draper'in yaptığı kısa savunmasını, enerjisini ve top çalmalarını çok arayacak Efes savunma tarafında.
İlginçtir ki Efes uzun süredir savunmacı bir kısayla oynuyordu. Jamon Lucas Gordon, ve sonra da Dontaye Draper. Şimdi kimse yok..
Doğuş Balbay aslında potansiyelini gösterebilse her şey daha da farklı olabilirdi.. Hala şansı var ama yıllar geçtikçe kredisi farkında olmasa da azalıyor. Evet, Efes'in kaptanı belki ama birçok maçta süre dahi almıyor. Oyun tecrübesi açısından çok geride. Ben onun kendi gelişimi açısından Pınar Karşıyaka'ya transfer olmasını çok isterdim. Her maç 25-30 dk oynardı, delici penetreleriyle savunmayı dağıtır, asist dağıtır ve savunmada TBL'nin en iyisi olurdu. NBA'de Tony Allen maçlarda 25 dk civarı oynuyor diye DPOY sıralamasında düşünülmemişti bile. Doğuş oynadığı dakika başına her ne kadar çok efektif oynasa da, TBL'de maç başına sadece 15 dk oynadı bu sene. Euroleague'de ise 8 dakika. Bu süreler gerçekten çok az, ama Doğuş'un elbette Anadolu Efes gibi bir camianın kaptanı olmayı bırakacağını düşünmüyorum. Bu yüzden asla potansiyeli kadar bir oyuncu olamayacak olsa da.
Perperoglou'na Olympiakos kancası atıldığı söyleniyordu. Oly hiçbir teklif yapmamış ama sadece konuşuluyormuş üstünkörü. Oly Perper'e sadece 400 bin dolar verebileceğini söylemiş.. Efes'ten 900 bin dolar alıyor senelik, sizce gider mi eski takımına? :)
Ama ilginçtir ki Efes'in Perper'e eğer gitmek isterse sıkıntı çıkarmayacağını söylemiş. Bu sadece bir duyumdan ibaret elbette, ama doğruysa Efes'in Perper'den çok çok da memnun olmadığını söylemek yanlış olmaz. Biz bütün sene Perper'in istikrarsızlığından yakındık. Hem maç içinde hem de haftadan haftaya çok değişken bir performans gösterdi. Kah Fener'i ilk maçta İpekçi'de yıktı, kah Karşıyaka'ya ilk çeyrek 15 sayı attı, ama bazen de çok kötü performanslar gösterdi. Efes'in 3 numarasında ilk beş başlayan bir oyuncunun istikrarsızlığı kabul edilemez. Top 8 2. maçında Real Madrid deplasmanında 8-10 sayı öndeyken üst üste kaçırdığı 4 tane bomboş üçlüğü unutmak mümkün değil. Belki birini atsa maçı kazanacaktık.. Seri 1-1'e gelecekti. Burada 2-1, belki 3-1 neden olmasındı? Sonuçta son maçın ikinci yarısı dışında tüm maçlarda Real'den üstün olan taraf bizdik. Daha konsantreydik, Heurtel ve Janning yanıyordu, Lasme insanüstü bir savunmayla oynuyor, Krstic gençliğini hatırlıyordu. Perperoglou destek verebileseydi, Efes-Fener Final Four yarı finali izleyebilirdik.. ama olmadı.
Bu yüzlerden ben Efes'te Perperoglou'nun gitmesi gerektiğini düşünüyorum. Tabii yerine James Anderson veya Sony Weems tarzı bir oyuncu alınabilecekse. Eğer alınamıyorsa, takıma Emir Preldzic katılmalıdır ki Perper'in olmayan pas dağıtıcı yönünü toparlayabilsin. Ben Emir'in saha içi pas dağıtımında ve topun dolaşmasında çok büyük katkısı olabileceğini düşünüyorum. Hele ki Efes'te Heurtel dışında asist yapabilen başka bir oyuncu bulunmazken Preldzic takviyesi Efes'i Heurtel'siz dakikalarda rahatlatan faktör olacaktır. Belki izleyenler çok fark etmemiştir ama Janning de iyi derecede asist yapabiliyordu maçtan maça, ama şimdi o da gitti. Ve yerine alınması konuşulan Jon Diebler çok keskin ve çok iyi bir şutör olmasına rağmen dağıtıcı özelliği ve penetresi o kadar yok.
Perperoglou hakkında ilginç bir detay daha, bu sene Euroleague'de normal sezonda oynadığı 9 maçta 6/25 yani %24 ile üçlük atmış. Sonra Top 16'da 23/56 ile %41'e çıkmış, Top 8'de de Real Madrid karşısında 4/15 ile %26 olarak atmış. (Madrid 2. maçında da 2/10'luk bir 3 sayı performansı var...) Yani istikrarsız, yine de çok iyi bir oyuncu. Daha iyisi bulunamıyorsa kalması gerekiyor...
Janning'in kontratını 1 sene daha uzatma hakkı Efes'te bulunuyordu, ancak Efes bunu kullanmadı ve Janning'i serbest bıraktı. Janning yıldız bir şutör, çok iyi bir skorer veya yıldız bir oyuncu değil, her şeyden bir miktar yapabilen bir oyuncu. Ve o da istikrarsız maalesef.. EL normal sezonda %37, sonra Top 16'da 14 maçta %29 ile üçlük atmış. Efes'in ilk beş başlayan iki numarası 14 maçta %29 ile üçlük atmış! Bu nasıl olabilir? Janning Avrupa'da sharpshooter diye bilinen bir oyuncu, yani Jon Diebler, Jayceeee Carroll, K.C. Rivers, Melih Mahmutoğlu, Birkan Batuk tarzı, en büyük silahı üçlükler olan ve bunlarda isabetli olduğu düşünülen oyunculardan. Aktif oynayan en büyük sharpshooter olan Kyle Korver'in %50 ile şut attığı bir dünyada Anadolu Efes gibi bir takımda Top 8 gibi bir ortamda %29 ile üçlük atmanın herhangi bir açıklaması olamaz. %40 değil, %35 değil, %32 bile değil. Demek ki yetenek bu kadarmış diyor insan içinden... Top 8'de içerideki ilk Madrid maçında 5/7 üçlük attı, insanüstü oynadı. Tamam müthiş, gidip sarıldık sonra sevindik filan. Eee sonrası?
Janning TBL'de ise %47 ile üçlük attı. Evet harika duruyor gerçekten.. çok başarılı, çok iyi bir yüzde. Ama playoff'larda? Janning playoff'ta yine %29'una geri döndü. Şaşırtıcı, değil mi? Bu da demek oluyor ki, Matt Janning büyük maçların oyuncusu değil. Madrid maçındaki performansı sizi aldatmasın... Yerine alınması düşünülen ve transferinde ilerleme sağlanılan Jon Diebler ise TBL normal sezonda %42 ile, playofflarda ise %41 ile üçlük attı. Şimdi onun Eurocup istatistiklerini verince daha çok şaşıracaksınız..
Eurocup Normal Sezon (10 maç): ---- 24/52 --- %46.2
Eurocup Son 32 (6 maç): ---- 21/34 --- %61.8
Eurocup Sekizli Finaller (2 maç): --- 9/16 --- %56.3
Eurocup Çeyrek Final (2 maç): --- 4/13 --- %30.8
TBL Final (5 maç): ---- 13/31 --- %42
Bu ne demek? Diebler maç seçmez, eli titremez demek. 14 maçlık bir Top 8'de %29'lara düşmez demek. Güvenle alınıp kullanılabilir demek...
Efes'in kısa rotasyonunda Cedi ve Furkan da önemli işler yapmaya devam edecektir...
Uzun rotasyonuna baktığımızda Lasme gitti. Krstic 5 ay daha yok, toparlanıp dönmesi 2016 Şubat'ı bulur.. Dunston alındı Lasme'nin yerine. Lasme'yi her ne kadar çok sevsem de 33 yaşına gelmişti. Efes'te hala da oynamasını isterim.. Sahadaki cool duruşu, her zaman elinden geleni yapmaya çalışması ve mükemmel savunmasını özleyeceğiz... Dunston ise onun yerini doldurabilir mi emin değilim. Ben Dunston'un abartıldığı kadar iyi bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum. Evet iyi bir savunmacı, ayaklarını hızlı çekebilen, zıplayan ama Lasme de öyleydi ve Lasme ile boyları da aynı (2.03). Lasme'nin orta mesafe şutu vardı Dunston'un yok. Tek özelliği daha genç olduğu için Lasme'nin sezon ortasında yaşadığı konsantrasyon sorununu yaşamayacak muhtemelen. Ama şöyle büyük transfer, böyle harika filan diyemeyeceğim...Ama yani şu anki piyasada Lasme yerine bulabileceğiniz o tipteki en iyi oyuncu.
Anadolu Efes asıl transferini Derrick Brown ile yaptı. Brown'u çok fazla izlemiş değilim, youtube'den izlediğim ve istatistiklerine ve kariyerine baktığım kadarıyla ama çok iyi bir skorer olduğunu söyleyebilirim. Hem 3 hem de 4 numaralı pozisyonlarda oynayabiliyor - daha çok 4 -. Dışarıdan topla penetre edebiliyor, içeriden inanılmaz atletizmi ile bitirici de olabiliyor, üçlük pek kullanmasa da yüzdeleri gayet iyi, orta mesafe şutunu ise daha çok seviyor ve bunda da başarılı, iyi bir şutör de aynı zamanda. Ve ve inanılmaz zıplıyor, harika smaçlar vurabiliyor... Evet onu ellerimizi ovuşturarak bekliyoruz...
Peki uzun rotasyonuna kuşbakışı bakalım bir, Brown-Saric-Dunston-?? Şu anda 2016 Şubat'a kadar oynayabilecek başka bir oyuncu yok. Bu da demektir ki uzun bir bir 5 numara transferi gerek - takımda 2.03'ten uzun oyuncu yok! :D
Yani buradaki en büyük sorun da Krstic dönünce ne olacağı sorusu. Şu anda Krstic olsaydı rotasyon oturmuş olacak, bir 2 numara ile transferi kapatabilecekti Efes, ancak şimdi bir 5 numara almak zorundalar. Dahası, Dunston 5 numara oynadığı için şimdi alınacak 5 numara Krstic dönünce ne yapacak? 3 tane 5 numara olacak Efes'in elinde. Eğer konuşulduğu gibi Boban Marjanovic alınacaksa 2016 Şubat'ta Dunston-Marjanovic-Krstic üçlüsü birlikte nasıl oynayacak!? Bu büyük bir sorun.. hem de çok büyük bir sorun...
Daha büyük bir sorun ise TBL yabancı sınırı. Heurtel-Granger-Perper-Brown-Dunston-Saric 6 yabancı hakkını dolduruyor. Sonradan katılacak Krstic 7 yabancı yapacak - yani içlerinden birini kesmek zorunda kalacak. Bu durumda Marjanovic veya yabancı bir oyuncu nasıl oynayacak? 8 yabancılı sistemde 2 tanesinin tribünde beklemesi gerekiyor ki bu yıldızlarla dolu Efes'te çok zor, geçen sene Heurtel geldikten sonra 7 yabancısı olan Efes'te kah Draper kah Bjelica kesilebiliyordu, bu da çok sorun değildi... Ama siz Saric'i keserseniz, Marjanovic'i veya Granger'i keserseniz bu oyuncular evine döner...
Ah KSK Arena parke reklamı, ah!
Raznatovic'in Beo Basket ajansına kayıtlı Marjanovic Avrupa'yı tercih ederse Efes'e gelecektir, ancak o NBA'i ilk opsiyon olarak düşünüyor. Şu ana kadar herhangi bir kontrat alamadı, ama gelecek günlerde bir kontrat yapabilir, zira NBA'de bile 3-4 sene içinde başarılı olma ihtimali var onun. Birkaç takım mutlaka sözleşme önerecektir. Ama tabiisi de riskleri de bulunuyor bu hamlenin, Marjanovic D-League'e bile gönderilip oralarda kaybolabilir ve 2-3 sene sonra ağzı dili gözü yanmış bir halde Avrupa'ya geri dönebilir...
Peki Efes Marjanovic olmaza kimi alacak? Alacağı çok iyi bir beş numara 2016 Şubat'ta Dunston ve Krstic'in arkasında beklemeyi kabul edecek mi? O zaman daha kötü bir 5 numaraya razı mı olacak Efes? Ben şahsen Semih Erden'in transfer olmasını isterdim. Fenerbahçe'den ayrıldı ve geçen seneki Obradovic macerası onun artık çok konsantre ve basketbol odaklı bir hale büründüğünü gösteriyor. Ve Krstic-Dunston'un arkasından yedek beklemeyi de sorun etmez, süreleri 10 dk olsa bile çıkar oynar, zira bu sene Fenerbahçe'de haksız yere Zoric'in arkasında çok bekledi, birçok maç oyuna dahi girmedi veya 2-3 dk oynayıp çıktı, ama sorun etmedi.
Sonsöz: Efes'i bu sene çok güzel şeyler bekliyor. Diebler-Preldzic-Semih üçlüsü alınırsa eğer Efes yıllar sonra Final Four yapabilir, dahası Euroleague kupasının en büyük favorilerinden biri haline gelir!
İlginçtir ki Efes uzun süredir savunmacı bir kısayla oynuyordu. Jamon Lucas Gordon, ve sonra da Dontaye Draper. Şimdi kimse yok..
Doğuş Balbay aslında potansiyelini gösterebilse her şey daha da farklı olabilirdi.. Hala şansı var ama yıllar geçtikçe kredisi farkında olmasa da azalıyor. Evet, Efes'in kaptanı belki ama birçok maçta süre dahi almıyor. Oyun tecrübesi açısından çok geride. Ben onun kendi gelişimi açısından Pınar Karşıyaka'ya transfer olmasını çok isterdim. Her maç 25-30 dk oynardı, delici penetreleriyle savunmayı dağıtır, asist dağıtır ve savunmada TBL'nin en iyisi olurdu. NBA'de Tony Allen maçlarda 25 dk civarı oynuyor diye DPOY sıralamasında düşünülmemişti bile. Doğuş oynadığı dakika başına her ne kadar çok efektif oynasa da, TBL'de maç başına sadece 15 dk oynadı bu sene. Euroleague'de ise 8 dakika. Bu süreler gerçekten çok az, ama Doğuş'un elbette Anadolu Efes gibi bir camianın kaptanı olmayı bırakacağını düşünmüyorum. Bu yüzden asla potansiyeli kadar bir oyuncu olamayacak olsa da.
Perperoglou'na Olympiakos kancası atıldığı söyleniyordu. Oly hiçbir teklif yapmamış ama sadece konuşuluyormuş üstünkörü. Oly Perper'e sadece 400 bin dolar verebileceğini söylemiş.. Efes'ten 900 bin dolar alıyor senelik, sizce gider mi eski takımına? :)
Ama ilginçtir ki Efes'in Perper'e eğer gitmek isterse sıkıntı çıkarmayacağını söylemiş. Bu sadece bir duyumdan ibaret elbette, ama doğruysa Efes'in Perper'den çok çok da memnun olmadığını söylemek yanlış olmaz. Biz bütün sene Perper'in istikrarsızlığından yakındık. Hem maç içinde hem de haftadan haftaya çok değişken bir performans gösterdi. Kah Fener'i ilk maçta İpekçi'de yıktı, kah Karşıyaka'ya ilk çeyrek 15 sayı attı, ama bazen de çok kötü performanslar gösterdi. Efes'in 3 numarasında ilk beş başlayan bir oyuncunun istikrarsızlığı kabul edilemez. Top 8 2. maçında Real Madrid deplasmanında 8-10 sayı öndeyken üst üste kaçırdığı 4 tane bomboş üçlüğü unutmak mümkün değil. Belki birini atsa maçı kazanacaktık.. Seri 1-1'e gelecekti. Burada 2-1, belki 3-1 neden olmasındı? Sonuçta son maçın ikinci yarısı dışında tüm maçlarda Real'den üstün olan taraf bizdik. Daha konsantreydik, Heurtel ve Janning yanıyordu, Lasme insanüstü bir savunmayla oynuyor, Krstic gençliğini hatırlıyordu. Perperoglou destek verebileseydi, Efes-Fener Final Four yarı finali izleyebilirdik.. ama olmadı.
Bu yüzlerden ben Efes'te Perperoglou'nun gitmesi gerektiğini düşünüyorum. Tabii yerine James Anderson veya Sony Weems tarzı bir oyuncu alınabilecekse. Eğer alınamıyorsa, takıma Emir Preldzic katılmalıdır ki Perper'in olmayan pas dağıtıcı yönünü toparlayabilsin. Ben Emir'in saha içi pas dağıtımında ve topun dolaşmasında çok büyük katkısı olabileceğini düşünüyorum. Hele ki Efes'te Heurtel dışında asist yapabilen başka bir oyuncu bulunmazken Preldzic takviyesi Efes'i Heurtel'siz dakikalarda rahatlatan faktör olacaktır. Belki izleyenler çok fark etmemiştir ama Janning de iyi derecede asist yapabiliyordu maçtan maça, ama şimdi o da gitti. Ve yerine alınması konuşulan Jon Diebler çok keskin ve çok iyi bir şutör olmasına rağmen dağıtıcı özelliği ve penetresi o kadar yok.
Perperoglou hakkında ilginç bir detay daha, bu sene Euroleague'de normal sezonda oynadığı 9 maçta 6/25 yani %24 ile üçlük atmış. Sonra Top 16'da 23/56 ile %41'e çıkmış, Top 8'de de Real Madrid karşısında 4/15 ile %26 olarak atmış. (Madrid 2. maçında da 2/10'luk bir 3 sayı performansı var...) Yani istikrarsız, yine de çok iyi bir oyuncu. Daha iyisi bulunamıyorsa kalması gerekiyor...
Janning'in kontratını 1 sene daha uzatma hakkı Efes'te bulunuyordu, ancak Efes bunu kullanmadı ve Janning'i serbest bıraktı. Janning yıldız bir şutör, çok iyi bir skorer veya yıldız bir oyuncu değil, her şeyden bir miktar yapabilen bir oyuncu. Ve o da istikrarsız maalesef.. EL normal sezonda %37, sonra Top 16'da 14 maçta %29 ile üçlük atmış. Efes'in ilk beş başlayan iki numarası 14 maçta %29 ile üçlük atmış! Bu nasıl olabilir? Janning Avrupa'da sharpshooter diye bilinen bir oyuncu, yani Jon Diebler, Jayceeee Carroll, K.C. Rivers, Melih Mahmutoğlu, Birkan Batuk tarzı, en büyük silahı üçlükler olan ve bunlarda isabetli olduğu düşünülen oyunculardan. Aktif oynayan en büyük sharpshooter olan Kyle Korver'in %50 ile şut attığı bir dünyada Anadolu Efes gibi bir takımda Top 8 gibi bir ortamda %29 ile üçlük atmanın herhangi bir açıklaması olamaz. %40 değil, %35 değil, %32 bile değil. Demek ki yetenek bu kadarmış diyor insan içinden... Top 8'de içerideki ilk Madrid maçında 5/7 üçlük attı, insanüstü oynadı. Tamam müthiş, gidip sarıldık sonra sevindik filan. Eee sonrası?
Janning TBL'de ise %47 ile üçlük attı. Evet harika duruyor gerçekten.. çok başarılı, çok iyi bir yüzde. Ama playoff'larda? Janning playoff'ta yine %29'una geri döndü. Şaşırtıcı, değil mi? Bu da demek oluyor ki, Matt Janning büyük maçların oyuncusu değil. Madrid maçındaki performansı sizi aldatmasın... Yerine alınması düşünülen ve transferinde ilerleme sağlanılan Jon Diebler ise TBL normal sezonda %42 ile, playofflarda ise %41 ile üçlük attı. Şimdi onun Eurocup istatistiklerini verince daha çok şaşıracaksınız..
Eurocup Normal Sezon (10 maç): ---- 24/52 --- %46.2
Eurocup Son 32 (6 maç): ---- 21/34 --- %61.8
Eurocup Sekizli Finaller (2 maç): --- 9/16 --- %56.3
Eurocup Çeyrek Final (2 maç): --- 4/13 --- %30.8
TBL Final (5 maç): ---- 13/31 --- %42
Bu ne demek? Diebler maç seçmez, eli titremez demek. 14 maçlık bir Top 8'de %29'lara düşmez demek. Güvenle alınıp kullanılabilir demek...
Efes'in kısa rotasyonunda Cedi ve Furkan da önemli işler yapmaya devam edecektir...
Uzun rotasyonuna baktığımızda Lasme gitti. Krstic 5 ay daha yok, toparlanıp dönmesi 2016 Şubat'ı bulur.. Dunston alındı Lasme'nin yerine. Lasme'yi her ne kadar çok sevsem de 33 yaşına gelmişti. Efes'te hala da oynamasını isterim.. Sahadaki cool duruşu, her zaman elinden geleni yapmaya çalışması ve mükemmel savunmasını özleyeceğiz... Dunston ise onun yerini doldurabilir mi emin değilim. Ben Dunston'un abartıldığı kadar iyi bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum. Evet iyi bir savunmacı, ayaklarını hızlı çekebilen, zıplayan ama Lasme de öyleydi ve Lasme ile boyları da aynı (2.03). Lasme'nin orta mesafe şutu vardı Dunston'un yok. Tek özelliği daha genç olduğu için Lasme'nin sezon ortasında yaşadığı konsantrasyon sorununu yaşamayacak muhtemelen. Ama şöyle büyük transfer, böyle harika filan diyemeyeceğim...Ama yani şu anki piyasada Lasme yerine bulabileceğiniz o tipteki en iyi oyuncu.
Anadolu Efes asıl transferini Derrick Brown ile yaptı. Brown'u çok fazla izlemiş değilim, youtube'den izlediğim ve istatistiklerine ve kariyerine baktığım kadarıyla ama çok iyi bir skorer olduğunu söyleyebilirim. Hem 3 hem de 4 numaralı pozisyonlarda oynayabiliyor - daha çok 4 -. Dışarıdan topla penetre edebiliyor, içeriden inanılmaz atletizmi ile bitirici de olabiliyor, üçlük pek kullanmasa da yüzdeleri gayet iyi, orta mesafe şutunu ise daha çok seviyor ve bunda da başarılı, iyi bir şutör de aynı zamanda. Ve ve inanılmaz zıplıyor, harika smaçlar vurabiliyor... Evet onu ellerimizi ovuşturarak bekliyoruz...
Peki uzun rotasyonuna kuşbakışı bakalım bir, Brown-Saric-Dunston-?? Şu anda 2016 Şubat'a kadar oynayabilecek başka bir oyuncu yok. Bu da demektir ki uzun bir bir 5 numara transferi gerek - takımda 2.03'ten uzun oyuncu yok! :D
Yani buradaki en büyük sorun da Krstic dönünce ne olacağı sorusu. Şu anda Krstic olsaydı rotasyon oturmuş olacak, bir 2 numara ile transferi kapatabilecekti Efes, ancak şimdi bir 5 numara almak zorundalar. Dahası, Dunston 5 numara oynadığı için şimdi alınacak 5 numara Krstic dönünce ne yapacak? 3 tane 5 numara olacak Efes'in elinde. Eğer konuşulduğu gibi Boban Marjanovic alınacaksa 2016 Şubat'ta Dunston-Marjanovic-Krstic üçlüsü birlikte nasıl oynayacak!? Bu büyük bir sorun.. hem de çok büyük bir sorun...
Daha büyük bir sorun ise TBL yabancı sınırı. Heurtel-Granger-Perper-Brown-Dunston-Saric 6 yabancı hakkını dolduruyor. Sonradan katılacak Krstic 7 yabancı yapacak - yani içlerinden birini kesmek zorunda kalacak. Bu durumda Marjanovic veya yabancı bir oyuncu nasıl oynayacak? 8 yabancılı sistemde 2 tanesinin tribünde beklemesi gerekiyor ki bu yıldızlarla dolu Efes'te çok zor, geçen sene Heurtel geldikten sonra 7 yabancısı olan Efes'te kah Draper kah Bjelica kesilebiliyordu, bu da çok sorun değildi... Ama siz Saric'i keserseniz, Marjanovic'i veya Granger'i keserseniz bu oyuncular evine döner...
Ah KSK Arena parke reklamı, ah!
Raznatovic'in Beo Basket ajansına kayıtlı Marjanovic Avrupa'yı tercih ederse Efes'e gelecektir, ancak o NBA'i ilk opsiyon olarak düşünüyor. Şu ana kadar herhangi bir kontrat alamadı, ama gelecek günlerde bir kontrat yapabilir, zira NBA'de bile 3-4 sene içinde başarılı olma ihtimali var onun. Birkaç takım mutlaka sözleşme önerecektir. Ama tabiisi de riskleri de bulunuyor bu hamlenin, Marjanovic D-League'e bile gönderilip oralarda kaybolabilir ve 2-3 sene sonra ağzı dili gözü yanmış bir halde Avrupa'ya geri dönebilir...
Peki Efes Marjanovic olmaza kimi alacak? Alacağı çok iyi bir beş numara 2016 Şubat'ta Dunston ve Krstic'in arkasında beklemeyi kabul edecek mi? O zaman daha kötü bir 5 numaraya razı mı olacak Efes? Ben şahsen Semih Erden'in transfer olmasını isterdim. Fenerbahçe'den ayrıldı ve geçen seneki Obradovic macerası onun artık çok konsantre ve basketbol odaklı bir hale büründüğünü gösteriyor. Ve Krstic-Dunston'un arkasından yedek beklemeyi de sorun etmez, süreleri 10 dk olsa bile çıkar oynar, zira bu sene Fenerbahçe'de haksız yere Zoric'in arkasında çok bekledi, birçok maç oyuna dahi girmedi veya 2-3 dk oynayıp çıktı, ama sorun etmedi.
Sonsöz: Efes'i bu sene çok güzel şeyler bekliyor. Diebler-Preldzic-Semih üçlüsü alınırsa eğer Efes yıllar sonra Final Four yapabilir, dahası Euroleague kupasının en büyük favorilerinden biri haline gelir!
Yorumlar
Yorum Gönder